DOĞUM YÖNTEMLERİ NELERDİR

Doğum Yöntemleri Nelerdir?

Bebeğin dünyaya gelişi iki yolla gerçekleştirilebilir; normal doğum veya sezaryen. Doğum, 37. gebelik haftasından sonra rahim kasının bir dizi istemsiz kasılmaları ile başlayan ve bebeğin anne vücudunu vajinal yoldan terketmesi ile sonlanan bir olaydır. Doğumun başlamasına sağlayan mekanizmalar detaylı olarak bilinmemekle birlikte anne ve bebekten kaynaklanan kompleks pek çok faktöre bağlıdır. Sezaryen, hamile bir bayanın bebeğinin vajinal yoldan dünyaya gelmesi değil de karın boşluğunun cerrahi olarak açılarak bebeğin alınması şeklindeki doğum yöntemidir. Sezaryen son yıllarda tüm dünyada en çok yapılan ameliyatların başında gelmektedir ve sezaryen ile doğum oranı giderek artış göstermektedir.

Ne zaman sezaryen gereklidir?

Anestezi tekniklerinin değişmesi, iyileşmesi ve daha yeni anestetik ilaçların bulunması, ameliyatlarda daha steril şartların sağlanması ve enfeksiyonlara karşı güçlü antibiyotiklerin bulunması, dikiş materyallerindeki gelişmeler ve cerrahi tekniklerin ilerlemesi nedeniyle artık sezaryen son derecede güvenli ve kolay bir operasyon haline gelmiştir. Sezaryen annenin isteğine bağlı yapılabileceği gibi anne veya bebeğe bağlı zorunlu durumlarda da yapılır.
Yardımcı üreme teknikleri (aşılama veya tüp bebek) ile elde edilen gebeliklerde de zor elde edilmiş gebelikler olduğu için çoğunlukla sezaryen tercih edilmektedir.

Son yıllarda hastanelerdeki isteğe bağlı sezaryen oranları artmıştır tabii ki... En sık isteğe bağlı sezaryen annenin normal doğumdan korkması, ağrı çekmek istememesi, bebeğini riske etmek istememesi ve normal doğumun uzun dönem komplikasyonlarından (rahim ve mesane sarkmaları gibi) kaçınmak istemesi nedeniyle yapılır.

Hangi hallerde zorunlu sezaryen yapılır?

Bebeğin kanal başı ile gelmemesi: Normalde tüm gebeliklerin %95’inde bebek başla ilerlerken, diğer durumlar; yan, makat veya çapraz gelmesi %5 oranında görülür. Bu durumda hekim bebeği riske atmamak için sezaryen kararı almaktadır.

Eşin rahim ağzını tamamen kapatması: Bu durumda bebeğin doğum kanalında ilerlemesi kanamaya neden olup anne ve bebeğin hayatını riske atacaktır.
Eşin erken ayrılması: Plasentanın bebeğin doğumundan önce rahim duvarından ayrılması durumunda bebeğe oksijen ve besin akışını bozmaktadır. Kanamaya bağlı anne ve bebek hayatı riske girdiği için acil olarak bebek sezaryenle doğurtulmalıdır.

İri bebek: Bebeğin doğum ağırlığının 4000 gramdan fazla olarak saptanması durumunda ki bu ultrason ile saptanabilir bebek sezaryenle doğurtulmalıdır. Normal doğum anne ve bebekte ciddi travmalara neden olabilir.

Bebeğin kafası ile anne adayının kemik yapıları arasında uyumsuzluk(CPD): Bu durum halk arasında ‘çatı darlığı’ olarak bilinmektedir. Böyle durumlarda da sezaryen önerilir.

Çoğul gebelikler: Özellikle üç ya da daha fazla sayıda bebek varsa sezaryen tercih edilir. Vajinal doğumdan kaçınılır. İkiz gebeliklerde ise şartlar uygunsa vajinal doğum mümkün olabilir.

Bebekte bazı anomalilerin olması: Bebeğin karın duvarının kapanmadığı ve iç organlarının dışarıda olduğu gastroşizis ve omfalosel , bebekte nöral tüp defekti gibi olması durumunda sezaryen tercih edilmelidir.

Miyomlar: Doğum kanalını daraltarak vajinal doğumu olanaksız kılan yerleşimde miyom varsa doğum sezaryenle gerçekleştirilir.

Annenin ıkınmaması gereken durumlar: İleri derecede kalp hastalıkları ve beyin anevrizması gibi problemlerde de ıkınma sakınca yaratacağından sezaryen tercih edilir.

Herpes enfeksiyonu: Annenin aktif genital herpes enfeksiyonu varsa bebek doğum kanalından geçerken enfeksiyonu kapabileceği için sezaryenle doğurtulmalıdır. Annenin geçirdiği bazı ameliyatlar: Daha önceden geçirilen sezaryen, miyomektomi , bel fıtığı veya vajinal estetik operasyonlar nedeni ile sezaryen gerekebilir.

Vajinismus : Vaginismus cinsel ilişki sırasında vajenin istemsiz kasılmaları durumudur ve sezaryen gerektirir.

Bebeğin sıkıntıya girmesi: Doğum eylemi sırasında veya daha öncesinde yapılan NST incelemelerinde bebeğin sıkıntıda olduğu yolunda veriler varsa acil sezaryen gerekli olabilir. İntrauterin gelişme geriliği durumunda sıkı gebelik izlemine gerek vardır. Bebeğin sıkıntısının daha da artması durumunda acil sezaryen

Doğum eyleminin ilerlememesi: Rahim kasılmaları düzenli ve güçlü olmasına rağmen rahim ağzının açılmaması veya bebeğin kafasının aşağıya inmemesi durumlarında sezaryen gereği doğabilir.

Kordon sarkması : Amniyon kesesi açıldığında bebeğin göbek kordonu rahim ağzından dışarıya sarkabilir. Son derece acil olan bu durumda kordon sıkışarak bebeğin ölümüne neden olabilir. Bu durumda acil sezaryen gerekir.

İleri anne yaşı ve tedavi sonrası gebelikler : Gebeliğin çok zor elde edildiği ya da ikinci bir gebelik şansının düşük olduğu ileri anne yaşı, gebeliğin tüp bebek sonrası oluşması gibi durumlarda direkt sezaryen tercih edilir.

Normal doğumun (vajinal Doğum) avantajları nelerdir?

-En önemli avantajı normal ve fizyolojik olmasıdır. Doğum sonrası anne birkaç saat içinde normal aktivitesine dönebilmekte ve hemen bebeğini emzirmeye başlayabilmektedir.

-Anne ve bebek arasında duygusal temas daha kısa sürede ve güçlü başlamaktadır.

-Doğum sonrası anne hastaneyi daha kısa sürede terk edebilir.

-Normal doğumu takiben anne gebelik öncesi yaşantısına daha kısa sürede dönebilmektedir.

-Normal doğumun bebek için avantajı ise doğum esnasında sıkışıp büzüşen bebeğin akciğerlerinin soluk alıp vermeye daha hazırlıklı olmasıdır. Ayrıca anne ve bebek arasında duygusal temas daha kısa sürede ve güçlü başlamaktadır.

Normal doğum dezavantajları nelerdir?

-Her şey yolunda giderken bebek strese girebilir, kalp atımları yavaşlayabilir, hatta kaybedilebilir. Bu nedenle normal doğum mutlaka hastane koşullarında ve en kısa sürede sezaryene geçilebilecek bir ortamda yapılmalıdır.

-Normal doğumun en çok korkulan komplikasyonlarından biri de bebeğin omuzunun takılmasıdır. Burada bebeğin başı doğduktan sonra, omuzları annenin kemiklerine takılmakta ve büyük olasılıkla bebek kaybedilmektedir.

-Eylemin fazla uzaması bebeğin oksijensiz kalmasına ve daha sonra gerek zeka gerekse motor fonksiyonlarında geriliğe neden olabilmektedir.

-Anne açısından riskler ise doğum esnasında oluşabilen yırtıklardır. Bu yırtıklar ileride dışkı tutmada sorunlara yol açabilmektedir. Annenin barsakları ile vajinası arasında açılabilecek milimetrik pencereler bile vajinadan dışkı gelmesine neden olabilmektedir.

-Normal doğuma bağlı olarak gelişebilecek mesane sarkması ileride idrar kaçırma şikayetlerine yol açabilir. Düzeltilmesi ameliyatı gerektirmektedir.

Sezaryenin avantajları ve dezavantajları nelerdir?

Sezaryenin en önemli avantajı bebek için riskleri en aza indirmesidir. Sezaryenle normal doğumda bahsedilen dezavantajların çoğu bertaraf edilmektedir. Ancak sezaryen ile doğan bebeklerde ilk birkaç günde solunum sıkıntısı gelişme olasılığı biraz daha fazladır. Sezaryen ile doğum anne açısından normal doğuma kıyasla daha problemlidir. Genel anestezi riski çok düşük de olsa bulunmaktadır. Bu risk epidural anestezi ile ortadan kaldırılabilir. Ameliyat sonrası hastanın kendine gelmesi ve bebeğini emzirmeye başlaması 2-3 saati almakta, annenin ağızdan beslenmeye başlaması ise ortalama 6-8 saat sonra olmaktadır. Genelde ameliyat sonrası 2 gün hastanede yatması gerekmektedir. Hastanın normal hayatına dönmesi genelde 3-4 gün kadar sürmektedir. Ameliyat sonrası ilk birkaç saat oldukça ağrılı geçmektedir.
Annenin ameliyattan sonra en az 6 hafta ağır işlerden kaçınması gereklidir. Uzun dönemde ise dikiş yerlerinde ağrılar olması ve karın içinde ameliyat bağlı yapışıklıklar diğer komplikasyonlardır. Her iki doğum şeklinde ortak olan komplikasyon ise enfeksiyon riskidir. Normal doğum ya da sezaryen olsun dikiş bulunan yerlerde enfeksiyon riski her zaman mevcuttur.
ArabicBulgarianChinese (Simplified)DutchEnglishFrenchGermanItalianPortugueseRussianSpanishTurkishUkrainian
Whatsapp Üzerinden Bize Ulaşabilirsiniz